‘izzet, müte‘ayyin, makbûl, haysiyyet, haysiyyât, mu‘teber, sâhib-i i‘tibâr, i‘tibârlı, zevi’l-i‘tibâr, zevi’l ‘izz, zevi’l-ihtirâm, şâ‘ir-i pür-i‘tibâr
* * Sözlüklerde “sahip” manasına kelimelerin başına gelen bir ek olan ve geldiği kelimelerle sıfat oluşturan “zü-” ile “saygı gösterme, şeref, haysiyet” anlamlarındaki “i‘tibâr” kelimesinin birleşmesiyle oluşan “saygıya layık, değerli, hürmet sahibi” anlamlarına gelen terim.
Arapça bir ön ek olan “zü-”; “sahip” manasına kelimelerin başına gelir ve birleşikler meydana getirir (Şemseddîn Sâmi, 1996, s. 650; Devellioğlu, 1998, s. 1192; Lügat-i Nâcî, 2021, s.801 ). Lügat-i Nâcî ve Mükemmel Osmanlı Lügati’nde, bu ekin dilimizde “zü- ve zi-“ şekilleriyle kullanıldığı ve “-lı, -li, -lu, -lü” edatlarıyla tercüme olunabileceği ifade edilir.(Şemseddin Sâmî, 1996, s. 650; ) İ‘tibâr sözcüğü de Arapça “‘ubûr” kökünden bir isim olup “saygı gösterme, ehemmiyet verme, şeref, haysiyet, muteberlik, ihtirâm, hüsn-i nazar, bir şeyin hakiki değil kararlaştırılan değeri, ibret alma, söz veya imzanın değeri, değer” (Şemseddîn Sâmi, 1996, s. 127; Devellioğlu, 1998, s. 468; Lügat-i Nâcî, 2021, s. 311; Mükemmel Osmanlı Lügati, 2018, s. 187) anlamlarına gelmektedir. “İtibar sahibi, saygı gösterilecek, itibarlı kişi” anlamlarında bir sıfat olan “zü’l-i‘tibâr” ifadesine sözlüklerde rastlanılmamış ancak Kâmus-ı Türkî’de birleşik bir yapı örneği olarak “tüccar-ı zevi’l-i‘tibâr”; “muteber tüccarlar” (Şemseddin Sâmî, 1996, s. 650) örneği verilmiştir.
Tezkirelerde itibar sahibi, itibarlı, saygı ve hürmete layık kimseleri nitelendirmek ve şairlerin seviyesini veya derecesini belirtmek maksatlı bir terim olarak kullanılmıştır.
Tezkirelerde, “zü’l-i‘tibâr” terimine ilk olarak “zevi’l-i‘tibâr” şeklinde bir kullanımla; Kınalızade Hasan Çelebi’nin Tezkiretü’ş-Şu‘arâsında rastlanmıştır. Kınalızade Hasan Çelebi, “Fazlî” maddesinde şairin döneminin ileri gelenlerinden, itibarlı birisi olduğunu ifade eder (Örnek 1). Rıza Tezkiresi’nde de Rıfkî için; taze söyleyişli, şöhretli şairlerden, iyi konuşan, itibarlı belagatçılardan olduğu belirtilir. Tezkire-i Şu‘arâ-yı Mevleviyye’de “Sâkıb Dede”nin bir gazeli için: “kıymetli, itibarlı” olduğundan bahsedilir. Bu tezkireyle ilgili çalışmanın iki nüshasında “zevi’l-âsâr” tabirinin “zevi’l-i‘tibâr” şeklinde olduğu belirtilir(Genç, 2018, s.63). Bu örneklerden hareketle “zü’l-i‘tibâr” terimi tezkirelerde: “kıymetli ve değerli olan, itibar sahibi şairler veya şiirleri” için kullanılan bir terimdir.
Tezkirelerde bu terim “zevi’l-i‘tibâr” şekliyle Kınalızade Hasan Çelebi’nin Tezkiretü’ş-şu‘arâ adlı eserinde 1 kez ve Tezkire-i Şuara-yı Mevleviyye’de 1 kez [“…zevi’l-âsârdur.” ifadesinin dipnotta iki nüshada “zevi’l i’tibâr” şeklinde geçtiği belirtilmektedir (Genç, 2018, s.63).], Safâyî Tezkiresi’nde 1 kez, Mucib Tezkiresi’nde 1 kez; “zü’l-i‘tibâr” şekliyle Rıza Tezkiresi’nde 7 kez, Seyyid Azim Şirvânî’nin tezkiresinde 1 kez geçmektedir.
Örnek 1 :
Sıgar-ı sinninden mülâzemet-i selâtîn-kâmkâr ve mücâleset-i vüzerâ ve esâtîn-i zevi’l-i‘tibâr ile
müte’eddeb ve ahlâk-ı eslâf-ı kirâm ve hasâ’il-i emâsil-i ‘azâm ile mütehallak u mütehezzeb olmış idi (Sungurhan, 2017, s.665).
Örnek 2:
…tâze-gû olan şu‘arâ-yı şöhret-şi‘ârdan ve nîk-gû olan bülegâ-yı zü’l-i‘tibârdandur (Zavotçu, 2017, s. 120).
Örnek 3:
…bu gazel-i hoşş-reftâr sebtkerde-i cerâyid-i nukûl-i ihvân-ı zevi’l-âsârdur. Dipnotta iki nüshada “zevi’l-i‘tibâr” şeklinde geçtiği belirtilmektedir (Genç, 2018, s.63).
Örnek 4:
Men bâb-ı terahhum kerd ‘atâ nebiyy-i zü’l-i‘tibâr
Emr ü nehy hud-râ bâ-‘izz ü temkîn ü vakâr (Bayram, 2005, s. 456)
Altun, K. (hzl) (1997). Tezkire-i Mucib (İnceleme-Tenkidli Metin-Dizin-Sözlük), Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları.
Bayram, Ö. (2005). Azerbaycan sahası tezkireleri ve Seyyid Azim Şirvani’nin tezkiresi. Yayımlanmamış doktora tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.
Birinci N., Yetiş, K., Andı, M.F., Ülgen, E., Sağlam, N., Çoruk, A. Ş. (2018). Ali Nazîmâ-Fâik Reşad Mükemmel Osmanlı lügati. İstanbul: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Çapan, P. (hzl.) (2005). Tezkire-i Safayi (nuhbetü’l-asar min feva’idi’l-eş’ar): inceleme-metin-indeks. Ankara: Türk Tarih Kurum Yayınları.
Devellioğlu, F. (1998). Osmanlıca-Türkçe ansiklopedik lügat. Ankara: Aydın Kitabevi.
Genç, İ. (hzl.) (2018). Tezkire-i şu‘arâ-yı mevleviyye. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları. Erişim adresi: https://ekitap.ktb.gov.tr/TR-206275/tezkire-i-suara-yi-mevleviyye.html
Kartal, A. (hzl.) (2021). Muallim Nâcî-Lügat-i Nâcî. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Sâmî Ş. (1996). Kâmûs-ı Türkî. Ankara: Çağrı Yayınları.
Sungurhan A. (hzl.) (2017). Kınalızade Hasan Çelebi Tezkiretü’ş-şu‘arâ. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları. Erişim adresi: https://ekitap.ktb.gov.tr/TR-194494/kinalizade-hasan-celebi-tezkiretus-s-uara.html
Üstün, A.S. (2012). Kuran-ı Kerim sözlüğü, Erişim adresi: webdosyasp.diyanet.gov.tr/muftuluk/UserFiles/sakarya/Ilceler/kaynarca/UserFiles/Files/5-kuran_sozlugu_8227a5c0-836f-4b5c-b470-62615e06d439.pdf kuran_sozlugu_8227a5c0-836f-4b5c-b470-62615e06d439.pdf
Zavotçu, G. (hzl.) (2017). Rıza tezkiresi. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları. Erişim adresi: https://ekitap.ktb.gov.tr/TR-219133/riza-tezkiresi.html