muzâb
* Erimiş, eritilmiş anlamlarına gelen Arapça bir kelime olan müzâb; tezkirelerde, belli bir kıvama gelmiş sözleri tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
Kelime, Arapça bir sıfattır. Sözlüklerde; erimiş, eritilmiş, sıvı hâline gelmiş (Kanar, 2012, s. 1540; Devellioğlu, 2017, s. 927) anlamlarıyla yer almıştır.
Bu terime Latîfî, tezkiresinde yer vermiştir. Latîfî, Yazıcızâde Mehmed Çelebî’den bahsettiği maddede onun sözlerinin şerbetinin gönle ve kalbe şifa olduğunu ifade ederken “müzâb” terimini kullanmıştır (Kaplan, 2018, s. 350).
Müzâb kelimesiyle tanımlanan söz; süzülmüş, eritilmiş, belli bir kıvama gelmiş, şerbet gibi lezzetli, faydalı, şifa veren sözlerdir.
Bu terime, Latîfî’nin tezkiresi dışında diğer tezkirelerde rastlanılmamıştır.
Örnek 1:
Şerbet-i elfâz-ı müzâbı mûcib-i şifâ-yı sadr u kulûb ve evzâ' u etvâr-ı ashâb-üslûb idi (Canım, 2018, s. 91).
Canım, R. (hzl.) (2018). Latîfî-Tezkiretü’ş-Şu’arâ ve Tabsıratü’n-Nuzamâ. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları. Erişim adresi: https://ekitap.ktb.gov.tr/TR-216998/latifi-tezkiretus-suara-ve-tabsiratun-nuzama.html
Devellioğlu, F. (2017). Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat. Ankara: Aydın Kitabevi.
Kanar, M. (2012). Arapça-Türkçe Sözlük. İstanbul: Say Yayınları.
Kaplan, F. (2018). Latîfî Tezkiresi’nde edebî eleştiri terimleri ve edebiyat eleştirisi. Doktora Tezi. Muğla: Sıtkı Koçman Üniversitesi.